MESELA
Bu şehri bazen susturmalı,
Tarafsız bir sabah neşesiyle...
Hayra yormalı artık,
Mesela eylül düşlerini,
Çatlayan toprağı,
Kayan yıldızı,
Kırılan bir kalbi mesela...
Bu şehri soluksuz okumalı,
Yeni çatlamış bir tohum ibretiyle...
Sökmeli bilmediğin bu alfabeyi,
Göklerin azim ezberini,
Yerin rahim duasını,
Bir bebeğin anne sevdasını,
Aşkın amentüsünü mesela...
Bu şehrin çarklarını durdurmalı,
Gıcırdayan bir kapı iniltisiyle...
Seküler çarklara hidayet,
Köhnemiş fikirlere aydınlık,
Umutsuz nazarlara, idrak,
Öfkeli yüreklere,merhamet,
Öfkeli yüreklere,merhamet,
Gönül hengamelerine sevgi mesela...
Bu şehri daim dinlemeli,
Kulak gerçeği anlarsa şayet gözdür.*
Duymalı görünmeyenleri ve bilmeli,
Bir gözyaşının yol türküsünü,
Güneşin doğum sancısını,
Bir karıncanın ayak sesini,
Kalp kırıldığında çıkan sesi mesela...
K.Saat
Dipnot: *İhsan Oktay Anar
8 yorum:
:) facebook umuz yok en azından buradan yazalım :)
24 Eylül 2010 14:08burada yağmur yağıyor ama
bahar havası getirdi şiir
sevdim çok..
eline sağlık..
Şems
Sizi sayfamda ağırlamak ne güzel, hoş geldiniz, daima bekleriz.
24 Eylül 2010 14:26Sizin anılarınız kadar güzel olamaz yine de,
Beğenmenize sevindim,
Teşekkür ederim zaman ayırdığınız için.
Aşkın elifbasını sökebilirsek, amentüsü de sökebiliriz. Bütün sömürü düzenlerin alfabesini atalım tarihin çöplüğüne. saadet ülkesinin elifbası yeter bütün insanlığa ve tüm varlıklara, mevcudata..
25 Eylül 2010 03:04İnşaAllah,teşekkürler yorumunuz için.
25 Eylül 2010 03:23Eyvallah Üstad...
25 Eylül 2010 17:13Estağfirullah, teşekkür ederim Cihat.
26 Eylül 2010 07:22Şehri Soluksuz Okumaya niyetlendim yıllar önce...
26 Eylül 2010 15:56Her geçen gün yeni bir şeyler öğrenir oldum.Her geçen an şehrin bugününe, dününe ve yok olanlarına hayran kaldım...
Demek ki henüz ikinci adımdayım....
Kim bilir kaç adım var, biz daha sayamadık, niyet ettik okumaya...
27 Eylül 2010 01:16Yorum Gönder
Yorumunuzu esirgemediğiniz için teşekkürler... (: